Çalışanlarınıza sürekli olarak işlerini nasıl yapmalarını, problemleri nasıl çözmelerini mi söylüyorsunuz? O zaman onların yaptıkları işlerle ilgili sorumluluk almalarını bekleyemezsiniz. Çalışanlarınızı nasıl yönetmek istiyorsunuz: Problemleri çözmelerini sağlayacak şekilde mi, çeşitli çözümler arasında fikirbirliği sağlayacak şekilde mi, yoksa onların da diğer insanları yönlendirmelerini ve onlara rehberlik etmelerini sağlayacak şekilde mi? Eğer çalışanlarınızı problemleri çözmek, sorumluluk almak ve girşimci olmak üzere geliştirecek bir şekilde yönetmek istiyorsanız A3 sürecini kullanmayı denemelisiniz.
A3 süreci, problemleri çözerek gembada öğrenme aracılığı ile yeni yalın liderler yaratmak için kullanılan bir yoldur ve Toyota’da etkin olarak kullanılmaktadır.
Aslında “A3” sadece bir kağıt boyutudur (11×17 inç). 1960’larda Kalite Çemberi problem çözme formatı olarak kullanılmaya başlanan A3 planlama, Toyota’da problem çözme, öneriler geliştirme, planlar ve durum gözden geçirmeleri için standart bir format olarak kullanılmaktadır. Burada önemli olan format değil, onun arkasındaki süreç ve düşünme şeklidir.
A3 süreci büyük veya küçük, bütün planları veya raporları bir sayfa üzerinde gösterir; sol üstten başlanarak sağ alta doğru hazırlanır ve herkesin anlayabileceği görsel, az ve öz bir hikaye anlatır. A3 süreci içinde PUKÖ süreci yer alır, gerçek problemler, kök nedenler ve karşı önlemler arasındaki bağlantıyı netleştirir, örgütsel öğrenmenin bir aracı olarak kullanılır, gerçeklere dayalı kararlar alınmasını mümkün kılar.
Doğru sorular sormak doğru cevaplardan daha önemlidir ve A3 süreci iyi sorular sormak için standart bir yapı sağlar.
Ve yalın yönetimin ve yalın liderliğin kalbinde yer alan A3 sürecinin bir şirket içinde nasıl uygulanacağı, bu sürecin altında yatan düşünme şeklinin ne olduğu eski bir Toyota çalışanı ve Lean Enterprise Institute’un kıdemli danışmanlarından birisi olan John Shook tarafından “Managing to
Learn” isimli kitapta açıklanmaktadır.
Kitap, bir yönetici ile bağlı olduğu patronu arasında geçen bir diyalog olarak yapılandırılmıştır ve problemleri ve zorlukları tanımlamada, sınırlarını belirlemede ve daha sonra onları çözmede “A3 düşünme”nin yöneticilere nasıl yardımcı olacağını anlatmaktadır. John Shook, bu yaklaşımı “Toyota’nın beceri geliştirme ve sürekli olarak bilgi ve yeteneklerini derinleştirme sisteminin anahtarı” olarak tanımlamaktadır.
LEI tarafından 2008 yılı sonuna doğru yayımlanan bu kitap, Türk iş dünyasının A3 sürecinden daha fazla faydalanması amacıyla Türkçe’ye tercüme edilmiştir.
Bir şirketteki tüm yöneticilerin faydalanabileceği bu kitapta okuyucular, bu tekniğin neden yalın yönetimin ve yalın liderliğin merkezinde olduğunu öğrenirken, güçlü bir A3’ün nasıl yazılacağını da öğreneceklerdir. Ancak gözden kaçırılmaması gereken bir konu A3’ün sadece bir araç olduğudur, esas olan onun altında yatan düşünme tarzıdır.
Bu Kitabın tercümesini Ayşe Soydan arkadaşımız yaptı. Ayşe Soydan, Yalın konusunda çalışan ve Yalın Japonya’da öğrenen arkadaşımız. Tercüme o yüzden çok doğru olarak yapıldı. Eşi ve Yalın Enstitü Yönetim Kurulu Üyesi Nezih Soydan yapılan tercümenin kontrolunu yaparak iki uzmanın süzgeçinden geçti.
Liderin Planlama ve Uygulama Klavuzu ile birlikte Öğrenmeyi Yönetmek Yalın Yönetim Sisteminin ana omurgasını oluşturmaktadır. Günümüzün sorunları aşmak için yeni bir yönetim sistemine ihtiyacın açık olduğunu herkes görmekte ve Tanımış Yönetim Düşünürü Gary Hammel daha da ileri giderek Amerika ve diğer Batılı ülkelerde geliştirilen son yüzyıldır uygulanan Modern Yönetimin baştan aşağı yenilenmesini öngörmektedir.

Öğrenmeyi Yönetmek Kitabının basımını üstlenen BDZ Yayıncılığa ve Zülfü Dicleli’ye şükranlarımızı sunuyoruz.
Öğrenmeyi Yönetmek Kitabını tüm Yöneticilere, Meraklı Mal Sahiplerine, Yönetim ile Uğraşan Akademisyen ve Öğrencilere öneriyorum.
Kitabı web sitemizden temin edebilirsiniz.