New York Times’ın ve Dünya Düzdür Kitabının yazarı Thomas L. Friedman tarafından kaleme alınan bu ilginç yazıda iş piyasasında meydana gelen inanılması güç, ürkütücü değişimlerden bahsediliyor.
Günümüz Dünyasında İş Bulmakta en zorluk çeken kişiler, Gençler arasından çıkmaktadır. Avrupa Topluluğunda üniversite ve eşiti Okullardan Mezun işsiz gençlerin sayıları çift haneli rakkamlara varmaktadır. İspanya’da bu rakkam yüzde yirmiler civarındadır. Bu rakkam diğer ülkelerde de ürkütücü seviyelerde dolaşmaktadır.
Ortalama Başarı, Ortalama Seviye, Yüzeysel Bilgi ve Beceri ile İş aramak ve bulmak adeta imkansız gibi bir şeydir. VASAT OLMA/ ORTALAMA devri kapanmıştır. Her hangi bir konuda güzel kazançlı iş sahibi olabilmek için çocuk yaşlardan itibaren hem okula gitmek, hem de belirlenen konuya odaklanmak, her gün artan zorluklarda 10.000 saat pratik yapmak gerekmektedir. Globalizasyonun eriştiği boyut ve Enformasyon Teknolojisindeki ilerlemeler yeni İş Gücüne olan talebi her geçen gün kısıtlamaktadır. Firmalar işlerini çok daha verimli yapmanın yollarını aramaktadır. İşleri, prosesleri iyileştirmek artık günlük uygulama olmuştur. Buna ayak uyduramıyan firmalar rekabet piyasasında çok gerilerde kalmakta ve kapanmaktadır.
Robot, Software fiyatları her gün düşmektedir. Otomasyon gün geçtikçe yeni boyutlara erişmekte ve ucuzlamaktadır. Herkes hepimiz, kendi değerimizi arttırmak zorundayız. Kabiliyetlerimizi, bilgimizi, tecrübemizi her gün yeni boyutlara taşımak, üretkenliğimizi, değerimizi yeni boyutlara taşımak zorundayız. Yeni Teknolojiler, iş fırsatlarını her gün ortadan kaldırmaktadır. Amerika Birleşik Devletlerinde yayınlanan Atlantik Dergisine yazan Adam Davidson’un ifadesi ile amerika birleşik devletlerindeki her üç üretim işçisinden birisinin işi, yani 6 milyon iş, yok oldu.
“E la Carte” isimli yeni başlayan bir firma tasarladığı iPad ile lokantalardaki Garson ihtiyacını ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Tasarladıkları iPad ile müşteri lokantaya gidip masasına oturduğunda iPad üzerinden istediği yiyeceği menüden seçiyor, siparişini verebiliyor, parasını ödeyebiliyor. Presto ismini taşıyan bu iPad’i MİT’te okuyan Mühendislik Talebeleri tasarladılar. Restaurantın tercihine göre Presto cihazı, her türlü beslenme bilgisini, yiyeceklerin içindekilere ait bilgileri, Yemeklerin fotograflarını verilebilecek. Presto üzerinde siparişi girdiğinizde siparişin ne kadar zamanda size ulaşacağı bilgisini de verebiliyor. Beklerken canınız sıkılmasın diye Presto üzerinde oyun bile oynayabiliyorsunuz. Presto ödeme makbuzunu e-posta ile web adresinize gönderiyor, isterseniz ödemenizi katılımcılar arasında paylaştırabiliyor. Prestonun aylık kirası 100 usd olabilecekmiş. Haftada 7 gün 8 saat çalışan bir restaurantta basa başına 42 cent düşüyor. En ucuz garson’dan mukayese edilmeyecek kadar ucuz.
The New York Times gazetesinin Pazar Eki olarak Sabah Gazetesinin 29 Ocak 2012 Pazar sayısında Charles Duhigg ve Keith Bradsher isimli yazarlar tarafından “iPhone Neden Çin’e Kaçtı” başlık haberde Apple’in neden Çin’i tercih ettiği anlatılıyor. Habere göre. Apple şirketi, iPone’un ekranının tasarımını en son dakikada tamamlayabilmiş. Bu durum, üreticinin montaj hattını en son dakikada değiştirmesine yol açmış. Çin’deki son montajı yapacak Fabrika’ya gece yarısında ekranlar gelmeye başlamış. Vardiya’daki Amirlerden birisi, fabrikanın yatakhanesinde uyuyan 8.000 işçiyi uyandırmış, uyanan işçilere bir bardak çay ve bisküvit verilmiş ve işçiler makinaların bulunduğu bölgeye sevk edilmişler. Birkaç dakika içinde 12 saatlik vardiya başlamış ve işçiler yeni ekranı taşıyan telefonları üretmeye başlamışlar. 96 saat içinde fabrika günde 10000 adet iPhone üretir kapasiteye ulaşmış. Okuduğuyacağınız üzere yapılan işin hızı ve esneklik nefesleri kesiyor. Amerika’da hiçbir üreticinin bu hıza yaklaşmasının söz konusu olmadığını ilgili yazarlar ifade ediyorlar.
Otomasyon yalnız üretim alanına gelmiyor, iş hayatının her noktasını etkiliyor. Apple iPhone üzerinde çalışan SİRİ isimli kişisel destek programı ile, bankalar, sigorta şirketleri, parekendeciler, sağlık kuruluşları, ve diğer sevis sağlayıcılar ile tüm ilişkileri radikal olarak değiştirmesi söz konusu oluyor.
Dünya’da büyük değişikler söz konusu – yeni işler, yeni ürünler, yeni hizmetler. Emin olduğumuz şey, globalizasyondaki her gelişme, Bilgisayar’daki her ilerlemenin ihtiyaç duyacağı yeni işler her gün daha iyi yetişmiş, daha bilgili, daha donanımlı insanları gerektiriyor. Amerika Birleşik Devletleri İş Bulma Kurumu verilerine göre; her yirmibeş yaşından yukarıdaki kişilerden, lise bitirmeyenlerin yüzde 13.8, Lise mezunlarındaki 8.7, kolej veya muadillerinde 7.7 ve üniversite mezunlarının yüzde 4.1 işsiz.
21 yüzyılın koşullarında iş piyasasında kalabilmek için Vasatın/Ortalamanın üzerine çıkmak gerekmektedir. Bütün Okuyanlara, Bütün yeni mezunlara, iş arayanlara duyurulur. Ne yapıp yapın Okula giderken aynı zamanda Vasıflarınızı Arttırın, Rekabetçi olun, Erkenden tercihinizi Yapın, Hayatta ne istediğinizi çocuk yaşlarda belirleyin. Uzmanlaşmak isediğiniz konuyu doğru ve erkenden seçin. Onun bunun değil, kendi kalbinize, kendi benliğinize sorun. Ömür boyu seçtiğiniz yoldan şaşmayın. Unutmayın, herhangi bir konuda derinlemesine uzman olabilmeniz için anlamlı bir zaman planı içinde her gün artan zorluktaki pratikleri 10.000 saat yaptığınız takdirde uzmanlaşma mümkün olabiliyor. Dayanıklı, Sabırla çaba göstermekten başka yol da yoktur. Dikkatimizin, hele gençlerin dikkatlerinin ve ilgilerinin her an değiştiği bu ortamda, ifade ettiklerimizi kaç genç yerine getirebilecektir, bilemiyoruz. Aksi takdirde başınızın derde girmesi ve zamanı kaçırmanız kaçınılmaz olacaktır.
Yalçın İpbüken