7. Yıllık Yalın Üretim Konferansı İzlenimleri
1 Ocak 2001 2001-01-01 12:427. Yıllık Yalın Üretim Konferansı İzlenimleri
7. Yıllık Yalın Üretim Konferansı İzlenimleri
“Önce Kalite” dergisindeki ilk yazıma geçen hafta Amerikan Birleşik Devletleri’nde katıldığım “7th Annual Lean Manufacturing Conference – OEM’s and Suppliers: Partners in Lean – 7. Yıllık Yalın Üretim Konferansı” ile başlamak arzusundayım. Bu konferansın ana konusu olarak, Ana Üreticiler ve Tedarikçiler belirlenmişti. Konferansa başta Ford Motor, Boeing, Chrysler, GM, Toyota, Delphi, Lear olmak üzere tanınmış birçok kuruluşun orta ve üst düzey yöneticileri ve tanınmış birçok üniversiteden akademisyenler olmak üzere yaklaşık 400 kişi katıldı. Amerika Birleşik Devletleri dışından ise, Yalın Düşünce’ye yakın davetliler arasında ben de yer alıyordum. 2,5 gün süren konferansta ele alınan en önemli konu, yardımcı sanayiden müşteriye giden değer zincirinin en mükemmel şekilde yönetilmesiydi. Hücre üretimi seviyesinden başlayarak tüm değer zincirindeki mevcut durumun tespiti ve geleceğin alternatif tercihlerinin yapılması ile başlayan radikal iyileştirme çalışmaları, yapılan tercihler ve belirlenen zaman planı içinde tamamlanıyordu. “Dünyayı Değiştiren Makine” ve “Yalın Düşünce” kitaplarının yazarları Prof. James Womack ve Prof. Daniel Jones genişletilmiş kuruluş konusunda çok yararlı çalışma yaptırdılar. Müşteriye giden (tedarikçiler, ana üretici) zincirinde çok büyük verimsizliklerin mevcut olduğunu yaptıkları çalışmalar üzerinden gösterdiler. En büyük zaman ve para kayıplarının firmalar arasındaki geçişlerde olduğunu, önemli verimsizlik ve kayıpların kazanılmasının mümkün olduğunu kanıtladılar. Daimler Chrysler’in tedarikçi ilişkilerinden sorumlu eski başkan yardımcısı Thomas Stallkamp ana üreticiler ile yardımcı sanayicilerin güvene dayalı ilişkileri konusundaki sunumu, konunun tarihçesi ve günümüzdeki durum ile ilgili aydınlatıcı bilgilerle doluydu. John Shook, Toyota’nın Japonya’daki teşkilatında göreve alınan ilk üst düzey Amerikalı olma özelliğini taşımaktadır. John Shook’tan, Toyota’nın GM ile ortak olarak işletmeye aldıkları Kaliforniya’daki NUMMI tesislerindeki yöntemleri duymak çok ilginçti. NUMMI işletmesi, GM’in başa çıkamadığı, sendikal mücadelelerden bıktığı için kapattığı tesis olması ve NUMMI işletmesini ortak işletme kararı aldıklarında UAW (United Auto Workers) sendikasına kayıtlı eski işçileri işe almak zorunda kalınması konuyu daha da ilginç hale getirmektedir. Toyota’nın eşsiz becerisi ve mahareti ile NUMMI işletmesi örnek işletme olarak iş sonuçları ve insan ilişkileri açısından aldıkları sonuçlar itibariyle Amerika iş ilişkileri literatüründe çok önemli bir yer almaktadır. John Shook, NUMMI’den sonra uzun yıllar Toyota’nın Amerika teşkilatında, Georgetown, Kentucky tesislerinde üst düzey görev yaptıktan sonra 1994 yılında ayrılarak Michigan Üniversitesi’nde yarı zamanlı hocalık yapmaya başladı. Şimdilerde ise Ford Motor Company’nin Rouge Plant tesislerinin yeniden yapılandırılmasında, yeni bir mantıkla tekrardan çalıştırılması projesinin danışmanlığını yapmaktadır. Çok az sayıda bir grup ile birlikte Ford Rouge Plant’i gezdik. Bir zamanlar 100,000 kişinin çalıştığı kitlesel üretim mabedi olan tesisi gezmek ayrı bir ayrıcalık oldu. Bu konferans sırasında bir grup akademisyen ile Ford Motor şirketinin tedarikçileri ile ilişkilerini daha derinlemesine öğrenme ve bu çerçevede tedarikçileri geliştirme merkezini gezme ve bilgi alma imkânımız oldu. John Shook ve Toyota’dan arkadaşı David Verble, organizasyon ve değer zinciri yönetimi konulu çalıştayda özellikle Toyota’nın çok başarılı uygulamalarını açıkladılar, örnekler verdiler. Hücre, işletme ve tüm değer zincirinin haritalandırılması ve gelecek durum alternatif haritalarının çizilmesi programı çok etkileyici idi. Her seviyedeki malzeme, üretim ve bilgi akışının haritası çıkarılmadığı takdirde yapılmakta olan iyileştirmeler, değer zincirini iş sonuçları bakımından etkilemekte çaresiz kalıyordu. Delphi, Lear ve TMI şirketleri kendi şirketlerindeki yalın şirket uygulamaları hakkında çok yararlı bilgiler verdiler. Bu arada 20. yüzyıla damgasını vurmuş olan Henry Ford’un evini, müzesini ve kurduğu Green Village köyünü gezmenin ayrıcalığını yakalama fırsatını buldum. Henry Ford’u biraz daha yakın tanıma imkanını bulmaktan ayrıca mutluluk duymaktayım. Katıldığım toplantıda açıkladığım önemli bir hususu burada açıklamayı yararlı görmekteyim. Yalın Kuruluş uygulamaları, Toplam Kalite ile birbirlerini destekleyen, bazı yönleri ile Kriter 6’nın derinlemesine uygulamasıdır. Kriter 6, bildiğiniz gibi iş süreçleri ile ilgilidir. Toplam Kalite’nin istenilen iş sonuçlarını doğurabilmesi için Kriter 6’da çok ileri gitmek gerekmektedir. Yalın Düşünce, Yalın Kuruluş uygulamaları bu yönde Toplam Kalite’yi destekleyen, iş sonuçlarına odaklanmayı mümkün kılan önemli bir yaklaşımdır. Türkiye’de zaman zaman yalın düşünceyi toplam kaliteden ayrı imiş gibi sunan düşüncenin aksine ben, toplam kalite ile yalın şirket uygulamalarını birlikte ele alan bir düşünceyi temsil etmekteyim. Değerli kalite dostları, Einstein’ın “Karşılaştığımız önemli sorunlar onları yarattığımız zamanki düşünce düzeyinde çözümlenemez” sözü ile yazımı toparlamak arzusundayım. Toplam Kalite’yi toplam insan kalitesi olarak ele alarak, sabırla, sistematik çalışarak, öğrenerek ve iş sonuçlarına dramatik olarak etki ederek toplumumuza, şirketlerimize ve insanlarımıza güzel bir gelecek sunabiliriz. Hepinize sevgiler,
Yalçın İpbüken
Önce Kalite Dergisi